Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan, New York’ta düzenlenen bir yatırımcı toplantısında zorlayıcı sorularla karşılaştı. Yatırımcılar, Türkiye’de faiz oranlarının yeterli olup olmadığı konusunda endişelerini dile getirdiler ve Mehmet Şimşek’in görevi bırakıp bırakmayacağı gibi olası değişiklikleri sorguladılar.
Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan, New York’taki bir yatırımcı toplantısında, Türkiye’nin ekonomi politikaları ve Merkez Bankası’nın faiz oranları ile ilgili zorlayıcı sorularla karşı karşıya kaldı. Yatırımcılar, Türkiye’de artan tahvil faizlerinin yeterince cazip olup olmadığını sorgularken, ekonomi yönetiminde olası değişiklikler konusunda da sorular yönelttiler.
‘TÜRKİYE’DEKİ FAİZ ORANLARI ABD TAHVİLLERİ KARŞISINDA CAZİP DEĞİL’
10 Haber’den gazeteci Erdal Sağlam’ın haberin göre; toplantıda, Merkez Bankası politika faizinin bu ay yüzde 45’e çıkmasının beklendiği, ancak bu oranların ekonomik istikrar için yeterli olup olmadığının tartışma konusu olduğu belirtildi. Yatırımcılar, Türkiye’deki faiz oranlarının ABD’deki tahvil faizleriyle kıyaslandığında yeterince cazip olmadığını ve bu kadar küçük bir farkla Türkiye’nin risklerini almanın mümkün olmadığını ifade ettiler.
Ayrıca, yatırımcılar Türkiye’ye yönelik yatırım kararlarında yaşadıkları zorlukları ve yerli-yabancı bankalar arasındaki işlemlere getirilen kısıtlamaları gündeme getirdiler. Bu durumun, kısa vadeli sermaye girişi için bir sorun teşkil ettiği ve ekonomi yönetiminin bu kısıtlamaları kaldırmaya temkinli yaklaştığı ifade edildi.
‘EK FAİZ ARTIŞLARI GEREKLİ OLABİLİR’
Hafize Gaye Erkan’ın toplantıda yaptığı sunumda Türkiye’nin ekonomi politikaları ve döviz rezervlerindeki “temkinli” artışa devam edeceğini belirtmesine rağmen, yabancı yatırımcıların bu açıklamalardan tatmin olmadığı görüldü. Yatırımcılar, Türkiye’nin parasal sıkılaştırmada sonuna geldiğine yönelik ifadeler karşısında ek faiz artışlarının gerekli olabileceğini ve Merkez Bankası’nın daha açık mesajlar vermesi gerektiğini düşünüyor.
Yatırımcılara göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, faiz oranlarının yüzde 45’in üzerine çıkmasına ve gerekli ek önlemlere izin verip vermeyeceği belirsizliğini korurken, ekonomi yönetiminin yeterli güveni sağlayamaması nedeniyle piyasalarda ve yatırımcılarda belirsizlik ve tedirginlik hakim. Bu durum, Türkiye ekonomisinin ek radikal tedbirlere ihtiyaç duyduğu yorumlarına yol açıyor.